27 Haziran 2010 Pazar

uzun süren bir satranç partisi


geçmiş bir zamanda bizim dayıyı aradım. dedim ki "dayı böyle böyle ben gelmiyeyim, başka zaman görüşürüz". dayı "hmm" dedi. ortamda gerginlik oldu şimdi sizlere nasıl anlatsam. bir gerginlik ki karanlıkta kuduz it gördüm gibi oldu, 10 tane güzel karıyla asansördeyim gibi oldu, birinin sevgilisine kompliman yaptım da yanlış anlaşıldı karıya evde otspirim var gibi oldu. o da bekledi ben bekledim. çıt çıkmadı bir süre zarfında.sonra dayı bu uzun bekleyişten sonra "ya gelseydin iyiydin" dedi. anladım ki ipin ucunu bırakmaya gönüllü değil, hem de hiç hiç hiç değil. ortam iyice gerilmişti, artık son el oynanıyordu. dayı kağıtlarına bakıyor, ortaya yeniden fiş koyuyor, bahsi arttırıyordu. birşeyler yapalıydım. "dayı kaçmıyoruz ya kıh kıh kıh" diyerek ortamı yatıştırmaya alıştım. kara bulutlar dağılsın istedimdi ama dayı son bir hamle yaptı "hmm" deyiverdi. işte o an çok zora düştüm, elimde kozum mozum kalmamıştı. zaman yine daralıyordu ve saat benim aleyhime işliyordu. bu hamleyi savabilmeliydim. bu artık kendimi kanıtlama, varoluşumu anlamlandırma meselesi olmuştu. durdum durdum ve "dayı haftaya cd de çekerim sana o zaman görüşelim" dedim. dayı cd yi duyunca eridi bitti anında. cd ne demekti? cd emekti. o yüzden dayıyı yendim. bana bi daha bulaşmadı siktirolupgitti. bu işler böyle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder